Translate

25 Ocak 2014 Cumartesi

Kerem Bürsin Hakkında



Kerem Bürsin (d. 4 Haziran 1987), Türk oyuncudur.
2002'de henüz on beş 
yaşındayken Amerika'ya yerleşmiştir. Hayatının çoğunu Teksas'ta geçirdikten sonra üniversite eğitimi için Boston'a gidip orada Emerson College'da eğitim görmüştür. Her zaman oyunculuğa ilgisi olan Kerem, eğitimini tamamladıktan sonra Los Angeles'a taşınıp orada Oscar'lı yapımcı Roger Corman'ın keşfedildiği bu oyuncu, daha sonra Roger Corman'nın Sharktopus ve Ghost of the Imperial Palace filmlerinde oynadı.
Amerika'da yaşayan Kerem Bürsin, Boston Emerson College'dan sonra üniversite eğitimini tamamladı. Daha sonra Los Angeles'a taşınarak oyunculuk kariyerine de başlamış oldu
Carolyn Pickman ve Eric Morris'ten oyunculuk eğitimi alan Bürsin, Gaye Sökmen Ajans'la anlaşarak Türkiye'de de oyunculuk yapmaya başladı. Kerem Bürsin, Eric Morris Technique'te Eric Morris'ten 2 yıl oyunculuk eğitimi almıştır. İyi derece İngilizce, orta derecede Fransızca bilmektedir.
Bürsin binicilik, yüzme, Amerikan futbolu ve ağırlık eğitimi almıştır. Basketbol, tenis ve lakros oynamaktadır.

Halen Güneşi Beklerken isimli dizide, Kerem Sayer karakterini canlandırmaktadır

Aksanından dolayı seni eleştirenler var. Diksiyon dersi almayı düşünüyor musun?
Dizi başlamadan önce alıyordum. Ama ders aldığım kişi de oyuncu ve çok yoğun oluyor. Ben de sette çok çalışıyorum zaten. O yüzden bir türlü denk gelemiyoruz. Geçen sene çok daha kötüydü diksiyonum, bu düzelmiş hali:) Umarım zamanla daha da düzelecek:)

Lisede öğretmenlerle aran nasıldı? Yaramaz bir çocuk muydun?
Özellikle bir öğretmenimle aram çok iyiydi. Kesinlikle yaramaz değildim, hatta tam tersi bile olabilirim:) 

Liseden hala görüştüğün arkadaşların var mı?
Annemlerin yanına Teksas’a gittiğimde çok yakın olduğum iki arkadaşım var, mutlaka onlarla görüşürüm. Aynı müzik grubundaydık zaten onlarla. Beş sene boyunca aynı grupta çaldık.

Müzik grubundan biraz bahsedelim o zaman:)
Rock müzik yapıyorduk. Ben basgitar çalıyordum. Grubumuzun adı ilk başta Androgen’di sonra ‘The Bellamy’ oldu:) Teksas’ta çok konser verdik, hayranlarımız da vardı. Çok ciddiydik, hatta ben annemlere ‘Üniversite’ye gitmeyeceğim ve enstrümanlarımızla dolaşarak müzik yapacağız’ diyordum.  Ama sonra hayatımın ilk sırasında müziğin değil de oyunculuğun olmasını istediğimi fark ettim ve ister istemez dağıldık. 

Ablanla, kız arkadaşlarınla ilgili konuşuyor musun? Ondan tavsiyeler alır mıydın?
Hep tanıştırırdım mutlaka. Aileme de fikirlerini sorardım. Tüyolar aldığım oluyordu ablamdan. Onu mu giysem, bunu mu giysem dediğim olmuştur elbette ki:)

Yalnızlığı sever misin?
Evet:) Çünkü o kadar yoğun bir tempoda yaşıyoruz ki, ilgimizi çekecek bir sürü şey var. Reklamlar, tabelalar, yemekler… İnsanın kafası ister istemez yoruluyor. O yüzden kendine zaman ayırmak çok önemli bence. Kendi düşüncelerinle kalmak, kendinle olmak çok güzel bir şey. 

Yaz insanı mısın, kış mı?
Yaz, yaz, yaz! Kış hiç bana göre değil. Karlı havayı severim, ama sadece snowboard yaparken. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder